Son zamanlarda düğün kültürü, özellikle geleneksel aşiret düğünlerinde gösterişli ve ihtişamlı bir biçim alıyor. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen bir aşiret düğününde, takı töreni tam 4 saat sürdü ve konuklar bu sırada adeta büyülendi. Gelin için hediye edilen 1,5 kilo altın ve damada sunulan 7,5 milyon TL’lik destek, düğün gününü daha da özel kıldı. Bu tür geleneklerin önemi, gelin ve damadın aileleri arasındaki bağları güçlendirmekle kalmayıp, topluluk içerisinde de prestij meselesi haline geliyor.
Aşiret düğünleri, köklü geleneklerin yaşatıldığı ve sosyal ilişkilerin pekiştirildiği özel günlerdir. Bu tür düğünlerde, ailelerin birbirlerine olan bağlılıklarını kanıtlamak adına çeşitli hediyeler sunulması adeta bir geleneğe dönüşmüştür. Düğünlerinde 1,5 kilo altın takılan gelin, ailenin sosyal statüsünün bir göstergesi olarak kabul edilirken, damadın alacağı 7,5 milyon TL gibi büyük bir miktar da ailenin ekonomik gücünü ortaya koymaktadır. Ayrıca, bu tür göstergeler sadece maddi bir değer olarak kalmamakta, aynı zamanda iki aile arasındaki ilişkiyi güçlendirmektedir.
Düğünlerde takı töreni, geleneksel olarak farklı ritüellerle tamamlanmaktadır. Gelin, yapılan takı takma işlemi sırasında gelen misafirlerden bolca ilgi görmekte ve hayır duaları almaktadır. Damat ise, genç kızın hande ve giysisini alarak hediye getirir. İşte bu tür örnekler, dönemin ötesinde bir inanç ve saygının ifadesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Aşiret düğünleri, sadece iki insanın bir araya gelişinin ötesinde, bütün bir toplumun bir araya toplanarak kutladığı bir olaydır. Herkesin katılmaya özen gösterdiği bu törenler, sosyal dayanışmanın pekişmesine neden olurken, birlik ve beraberlik duygularını da artırmaktadır. Geçtiğimiz düğün, yalnızca bir kutlama değil, aynı zamanda toplumsal değerlerin ve normların yaşatıldığı bir etkinlik olarak nitelendirilmektedir.
Düğün sırasında yapılan takı merasimleri, aynı zamanda kadın ve erkek arasındaki eşitlik, aile içindeki rol ve sorumlulukların paylaşımını da simgeler. Düzenli bir şekilde yapılan bu törenlerde, hem gelin hem de damat, ailelerinin yükümlülüklerini ve beklentilerini yerine getirmiş olduklarından ötürü toplumsal bir kabul elde etmektedir. Aynı zamanda, gelin ve damadın birbirlerine duydukları bağlılık ve sevgi de, topluma gösterdiği bu saygı aracılığıyla daha da güçlenmektedir.
Sonuç olarak, geleneksel aşiret düğünleri, sadece birer kutlama olmanın ötesinde, sosyal ve kültürel anlamda pek çok derinliğe sahip etkinliklerdir. Gelin ve damada sunulan büyük hediye değerleri, ailelerin sosyal statülerini belirlerken, bu gibi etkinliklerin heyecanı ve coşkusu, kuşaklar boyunca aktarılacak zengin bir kültürel miras yaratmaktadır. Bu tür düğünlerde yaşanan duygusal anlar ve gelenekler, hem bireysel hem de toplumsal perspektiften bakıldığında oldukça dikkat çekici bir özellik taşımaktadır.