Birçok insan, sağlıklı bir yaşam için kilo vermek istiyor ancak bu süreçin zorlukları ve motivasyon kaybı çoğu zaman engelleri artırıyor. 77 kilo vererek hayatının kontrolünü eline alan genç kadın, bu süreçte yaşadığı zorlukları ve elde ettiği başarıyı paylaşarak ilham veriyor. Diyet ve sporun birleşimi ile geçen 9 aylık bir yolculuğun hikayesini, kendi kelimeleriyle aktarıyor...
77 kilo vermek, herkes için zorlu bir hedef. Ancak bu hedefe ulaşmanın en etkili yolu, dengeli bir diyetle birleştirilen düzenli spor yapmaktan geçiyor. Genç kadın, alıştığı beslenme şeklinin dışına çıkarak sağlıklı gıdalar tercih etmeye başladı. Özellikle sebze ve meyve tüketimini artıran kadın, şekerli ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak, vücuduna susturması gereken negatif etkileri de engelledi.
Özellikle spor yapma konusunda kendisine bir program oluşturarak, haftada belirli günlerde düzenli egzersizlere başladı. Koşu, yoga ve ağırlık çalışmaları gibi farklı aktiviteleri deneyerek vücudunu hem fiziksel hem de zihinsel olarak güçlendirdi. Egzersiz yapmanın verdiği haz ve motivasyon, onu daha da ileriye taşımada en büyük etken oldu. "Spor yaparken gözümde hayal ettiğim bedenim canlanıyordu" diyor. Bu, onun için bir motivasyon kaynağı haline geldi.
Sürecin başlangıcında birçok zorlukla karşılaştığını belirten genç kadın, ilk başlarda her şeyin kolay olmadığını itiraf ediyor. "Başlangıçta kendimi çok zorlamıştım; hareket etme isteğim yoktu, yeme alışkanlıklarımı değiştirmek ise çok zordu" diyor. Ancak bu zor dönemleri aşabilmek için kendine bir destek grubu oluşturdu ve arkadaşlarıyla birlikte motivasyon verici buluşmalar yaptılar. "Onlar bana destek oldular ve birbirimizi cesaretlendirdik; bu sayede motivasyonumu kaybetmemiş oldum" diye ekliyor.
Kilo verme sürecinin sadece bedensel değil, ruhsal olarak da bir dönüşüm sağladığını vurgulayan kadın, bu değişimle birlikte öz güveninin arttığını belirtiyor. "Kendime olan inancım artınca, hayatımda birçok alanda daha cesur kararlar almaya başladım. İnandım ve başardım" ifadelerini kullanıyor. Aynı zamanda, bu süreç boyunca kazandığı arkadaşlıkların ve olumlu sosyal çevrenin etkisi, onu daha da güçlü kıldığını söylüyor.
Sonuç olarak, sağlıklı beslenme ve sporun, kilo vermenin yanında birçok ek fayda sunduğunu belirten kadın, bu değişimin sadece fiziksel görünümle sınırlı olmadığını, aynı zamanda psikolojik ve duygusal olarak da çok önemli olduğunu vurguluyor. "Kendime güvenim geldi. Artık daha sosyal biriyim. İkinci hayatıma başladım; bu keşif beni her geçen gün daha mutlu ediyor" şeklinde düşüncelerini paylaşıyor.
Onun hikayesi, kilo vermek ve sağlıklı bir yaşam sürmek isteyenlere ilham vermeye devam ediyor. Yaşamında yaptığı değişikliklerin sadece kiloyla sonuçlanmadığını, hedeflerine ulaşmanın ne kadar tatmin edici olduğunu herkesin görmesini istiyor. "Bu yolculuğun en güzel tarafı, hedefe ulaşmanın sadece fiziksel görünüşle değil, ruhsal olarak da daha sağlıklı, daha mutlu biri haline getirmesi" diyerek sözlerini noktalıyor.
Sağlıklı yaşam tarzını benimseyen herkes, bu hikayeden ilham alarak benzer bir yolculuğa çıkabilir. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir yaşam için ilk adımı atmak cesaret ister, ancak devamını getirmek ise içsel motivasyon ve destekle mümkündür.