Son yıllarda artan dolandırıcılık vakaları, tatil hayalleri kuran insanların psikolojisini hedef alarak farklı yöntemlerle devam ediyor. 36 bin kişiyi biletle tatile gitme vaadi ile dolandıran bir grup, toplamda 10 milyar lira gibi büyük bir rakamı sahte sözleşmelerle topladı. Kamuoyunu derinden sarsan bu olayda, dolandırıcılar kendilerini ‘turizm firması’ olarak tanıtarak güven kazandıkları kişilerle işlem yaptılar. Hayal satışı yapılan bu dolandırıcılığın teferruatlarını inceliyoruz.
Dolandırıcılık çetesi, öncelikle kurdukları internet siteleri ve sosyal medya hesapları aracılığıyla kendilerine “özel turizm firması” imajı çizdi. Özellikle yaz ayları yaklaşırken tatil planları yapan bireylere yönelik oluşturulan bu sahte platformlar, “hayal satışı” anlayışıyla hareket ederek, müşterileri çekmeyi başardı. Üyelik sisteminin yanı sıra, olağanüstü cazip tatil paketleri sunarak insanlarınihitap ettiler. Söz konusu firmayla anlaşma imzalayan kişilerden peşinat olarak yüksek meblağlar talep edildi ve vaatler gerçekleştirilemediği gibi, iptal talepleri de geri çevrildi.
Dolandırıcılık olayıyla ilgili yasal süreç başlatıldı. Mağdurlar, emniyet güçlerine şikayette bulunarak, şikayetçi olmak için sıraya girdiler. 36 bin kişiyi dolandıran bu oluşumun peşine düşen yetkililer, hem olayın boyutunu hem de mağdurların taleplerini incelemeye başladı. Ancak, dolandırıcıların izlerini kaybettirmesi, sürecin yavaş ilerlemesine yol açtı. Mağdurlar arasında, tatil yapmak için birikimlerini harcayan, umutla bekleyen birçok birey bulunuyor. Hayallerinin suya düştüğünü belirten mağdurlar, yetkililerden yardım bekliyor. Mahkeme süreçlerinin başlamasıyla birlikte, mağdurların haklarının iade edilmesi adına çalışmalar devam etmekte. Bu çarpıcı dolandırıcılığın yanı sıra, bireylerin, tatil aldıkları firmaların güvenilirliğini mutlaka araştırmaları gerektiği bir kez daha açığa çıkıyor. İlerleyen günlerde, bu olayın daha geniş boyutlarda tartışılması ve önlemlerin artırılması umuduyla, dolandırıcılığın sona ermesi bekleniyor.